Avcı, ABD'de Tiktok'u yasaklayabilecek yasa tasarısına atıfta bulunarak, Türkiye'deki internet kullanımı verilerini paylaştı.

Sosyal Medyanın Güçlenen Rolü

Avcı, konuşmasında Türkiye'de internet kullanımına ilişkin rakamları açıklayarak, sosyal medyanın günümüzde kitleler üzerindeki etkisine dikkat çekti.

Lavuar Alanında çalışmalar durdu mu? İşte yanıtı Lavuar Alanında çalışmalar durdu mu? İşte yanıtı

Avcı, konuşmasında Türkiye'de internet kullanımına ilişkin rakamları açıklayarak, sosyal medyanın günümüzde kitleler üzerindeki etkisine dikkat çekti. Avcı'ya göre, sosyal medya artık sadece bir iletişim aracı değil, aynı zamanda bir ikna aracı haline gelmiştir.

Sosyal Medyanın İstihbarat Kullanımı

Muammer Avcı, sosyal medyanın istihbarat amaçlı kullanımına da vurgu yaparak, Tiktok gibi uygulamaların kullanıcı güvenliğini tehlikeye attığını belirtti. Kullanıcıların bilgilerini kötü niyetli amaçlarla kullanan bu uygulamaların, uluslararası arenada da tartışmalara neden olduğunu ifade etti. ABD'de kabul edilen yasa tasarısına atıfta bulunarak, sosyal medya platformlarının kişisel verileri ihlal ederek istihbarat, algı yönetimi ve kitle yönlendirme için kullanıldığını belirtti.

Avrupa Parlamentosu'nun Yapay Zeka Yasası

Konuşmasını Avrupa Parlamentosu'nun Yapay Zeka yasasına ilişkin bilgilerle tamamlayan Avcı, yeni yasa ile yapay zekanın insan haklarına aykırı uygulamalarının yasaklanabileceğini ve denetim mekanizmalarının oluşturulacağını ifade etti. Ancak Avcı, bu düzenlemelerin yeterli olup olmadığı konusunda belirsizlikler olduğunu vurguladı ve Türkiye'nin de benzer konuları ele alması gerektiğini belirtti.

Ak Parti Milletvekili Muammer Avcı'nın açıklaması:

“ 55 Milyon insanımızın akıllı telefon kullandığı, 16-74 yaş grubunda ise internet kullanım oranı %85 olduğu, ülke genelinde internete erişim imkânına sahip hanelerin oranı ise %94,1 olarak gerçekleştiği günümüzde, sosyal medya kitle ikna aracı olmuştur.

Bilhassa komisyonumuzun geçen toplantısında ele aldığımız Tiktok gibi kullanıcı güvenliğini öncelemeyen uygulamalar her gün yeni mağduriyetlere sebep olmaktadır.Kullanıcılar üzerinden büyük paralar kazanan bu uygulamalar, kullanıcılara ödedikleri komik rakamlarla insanların geleceklerini karartmakta, kötü örnekleri yayılmasına aracılık etmektedirler.Bu durum karşısında, kullanıcı güvenliğini sağlamayan, ülkelerin anayasal sınırlarına riayet etmeyen uygulamalara Dünya’nın farklı ülkeleri engellemeler getirmektedir.Son olarak Amerika Birleşik Devletleri’nde, 13 Mart 2024 tarihinde Tiktok’un ABD’de de yasaklanmasına sebebiyet verecek, Çinli Şirketin hisselerini satmaya zorlayan yasa tasarısı kabul edildi.Tiktok özelinde, sosyal medya uygulamalarına farklı bir açıdan bakmak gerekiyor. İstihbarat Komitesindeki en üst düzey Cumhuriyetçi Senatör Marko Rubio, "Yıllarca Çin Komünist Partisi'nin Amerika'daki en popüler uygulamalardan birini kontrol etmesine izin verdik, bu tavır tehlikeli derecede dar görüşlüydü. Yeni yasa Çinli sahibinin uygulamayı satmasını gerektirecek.

Ayrıca yeni bir gelişme olarak; Yapay Zekâ sistemlerinin piyasaya arzı, hizmete sunulması ve bazı uygulamaların yasaklanmasına dair kuralları belirleyen “Yapay Zekâ Hakkında Uyumlaştırılmış Kurallar Getiren ve Bazı Birlik Yasama Tasarruflarını Değiştiren Tüzük Önerisi”, 46 hayır oyuna karşı 523 evet oyu ile Avrupa Parlamentosu’nda onaylandı.Kabul edilen yasa ile “ İnsan haklarına aykırı yapay zekâ uygulamalarının yasaklanabilmesi,içeriği " Bir kişiyi yapay zekâdan da faydalanarak hiç bulunmadığı bir video ya da fotoğrafa ekleme işlemi olan deepfake uygulamalar ve görüntülerde bunu belirtme zorunluluğu, Yapay zekâ sistemleri hakkında şikâyet ve inceleme birimlerinin oluşturulması. Bu düzenleme aslında nelerin yapılamayacağını belirtiyor. Bu açıdan güzel. Ama yeterli mi belli değil. Zira sınırı bilinmeyen bir konu bu... Yasaya ilişkin nihai kurallar, yapay zekâ uygulamalarının insan hakları testlerinden geçmesinin ardından Mayıs 2026'da yürürlüğe girecek...Avrupa Parlamentosu’nda kabul edilen yasa ile, yapay zekanın gelecekte hayatımıza etkisi ve getireceği yeni dezenformasyon alanları; yeni tartışma konuları olacak gibi görünüyor. Komisyonumuzun da konuyu Türkiye özelinde ve gelecekte vatandaşlarımızın kişisel hak ve hürriyetlerine getireceği haleller çerçevesinde ele alması gerektiğini düşünüyorum.

İbrahim Yıldız

Zonguldak Haberleri